Alakır Nehri’ndeki HES’lere karşı mücadele eden Tuğba Günal ve Birhan Erkutlu çiftinin arazisinin girişine HES şirketince 4 kamera yerleştirildi.
Alakır Nehri’ndeki HES’lere karşı mücadele eden Tuğba Günal ve Birhan Erkutlu çiftinin yaşadığı alana giden su kaynağını engelleyen HES şirketi, bu kez de çiftin arazisinin giriş kapısı önüne 4 kamera yerleştirdi. İki ayı aşkın süreden bu yana 200 metre uzaktaki nehirden taşıma suyla hayat mücadelesi veren çift, şimdi de kameralarla tacize başlandığını söyledi.
Antalya’nın Kumluca ilçesindeki Alakır Nehri üzerine 5’i tamamlanmış 3’ü plan aşamasındaki HES’lere ilişkin uzun yıllardır hukuki mücadele yürüten Tuğba Günal ve Birhan Erkutlu çiftinin, içinde toprak evleri de bulunan Kuzca Mahallesi’ndeki arazilerinin hemen yanındaki arazi, Metamar/Dedegöl enerji şirketine ait Kürce HES’in şantiye şefi tarafından satın alındı. Satın alınan arazi kepçeyle kazılarak, Günal ve Erkutlu çiftinin arazisine yer altından giden su kaynağının yönü değiştirildi. Çift, 70 gündür ormanlık arazide yaklaşık 200 metre uzaklıktaki Alakır Nehri’ne inerek çamaşırlarını yıkayıp nehirden bidonlarla taşıdıkları suyla yaşam mücadelesini sürdürüyor.
Bu süreçte silhla taciz edilen çift, evlerinin yakınında silah sesleri duyulması üzerine arazilerinin bazı noktalarına gece görüşlü kameralar kurdurdu. HES şirketi ise çifte ait arazinin giriş kapısının önüne, 4 kamera yerleştirdi.
‘KAMERALARLA TACİZE BAŞLADILAR’
HES şirketinin kapılarının önüne kameralar yerleştirerek gözetlemeye başladığını belirten çift, yaptıkları açıklamada şunları ifade etti:
“Yanımızda aldıkları arazinin kapımıza bakan yerine koca bir direk dikip üzerine de 4 kamera yerleştirdiler. Bunlardan birisi sadece bizim evimize giden yolumuza bir diğeri ise direkt giriş kapımıza bakıyor. Etrafımızdaki arazileri satın alıp, koruma altına alınmaları için dava sürerken içindeki anıt ağaç statüsündeki ulu meşeleri yok etmelerinden, kepçe ile kazıp suyumuzu kesmelerinden, HES bekçisinin direkt gelip bizleri ‘kolumuzu bacağımızı kırmakla’ tehditlerinden, gece yarısı yaşam alanımıza doğru sıkılan silahlardan sonra şimdi de kameralarla tacize başladılar. Kameraların yönünden anlaşılan, yolumuzu, girişimizi ve yaşam alanımızı gözetlemek. Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan da öte yine başka suçların gölgesi var bu durumda. Bizleri tehditten HES bekçisine mahkeme 5 ay hapis cezası verdi aylar önce. Sabıkası olduğu için de ertelemedi. Bu şahıs hapse girmek bir yana her gün bu arazilerde yani burnumuzun dibinde halen dolaşmaya devam ediyor. Bizlere bir şekilde zarar verme çabası içinde olduğu çok net olan şirketin bu kameraları, bizim hareketlerimizi takip ederek bize zarar verme yönünde gerçekleştirmeleri olası bir eylem, plan, girişim üzerine yerleştirdikleri açıktır.” (Antalya/DHA)