Tutuklu yakınlarının Diyarbakır Barosu’nda başlattığı Adalet Nöbeti, 3’üncü gününde. Yaşanan hukuksuzluğu aktaran tutuklu yakınları, “Sonuç alıncaya kadar eylemlerimize devam edeceğiz”
Hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek ve cezaevlerinden tahliye edilmeleri yönündeki talepleri için Diyarbakır Barosu Hizmet Binası’nda Adalet Nöbeti başlatan tutuklu ailelerinin eylemleri 3’üncü gününde devam etti. Bugünkü nöbette İskenderun Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sıddık Güler’in eşi Hasine Güler, Bandırma 2 No’lu Cezaevi’nde kalan Ahmet Kolakan’ın annesi Fevziye Kolakan, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Civan Boltan’ın babası Hakkı Botan, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Abdulselam Güler’in kardeşi İnci Güler ve Diyarbakır T Tipi 2 No’lu Cezaevinde tutuklu bulunan Hamdusena Ada’nın ablası Reşahat Ada yer aldı.
Saatlerce nöbet eylemlerini sürdüren tutuklu yakınlarının eylemine Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHADFED) ile Diyarbakır Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAYDER) yöneticileri destek ziyaretinde bulundu. Ziyarette söz alan tutuklu yakınlarından Civan Boltan’ın babası Hakkı Botan ile Abdulselam Güler’in kardeşi İnci Güler, pandemi süreciyle beraber tutukluların yaşadığı zorlukların yaklaşık iki yıldır ciddi anlamda arttığına dikkat çekti.
Raporlara rağmen tahliye edilmiyor
Hasta tutukluların gelinen süreçte durumlarının daha kötü olduğuna vurgu yapan tutuklu yakınları,“Tutuklular doktor raporlarına rağmen ne tedavi ediliyor ne de tahliye ediliyor. Hipokrat yemini eden doktorlar, tutukluların cezaevinde kalamayacak durumda olmalarına rağmen tahliye etmiyor. Bizler sesimizin duyulması için avukatların kapısını çaldık. Belki bize hukuki anlamda destek verebilirler diye. Sonuç alıncaya kadar eylemlerimize devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Tutuklulara düşman hukuku
Tutuklu yakınlarının konuşmalarının ardından söz alan MED TUHADFED Eşbaşkanı Ahmet Doğan ise tutuklu yakınlarının eylemlerinin meşru ve yerinde bir eylem olduğunun altını çizerek, “Tutuklulara uygulanan bu yöntemlerin dünyada başka bir örneği yok. 80 yaşındaki ağır hasta tutukluların durumu belliyken, ayakta dahi duramıyorken ellerine kelepçeler takılıp hastaneye götürülüyor. Bu şekilde bu tutuklular nasıl tedavi olacaklar. Nerede şimdi adalet, nerede o hastalara eşit hizmet yemini olan hipokrat yemini, nerede o tarafsızlık. İnfaz yakmaları, tutukluların yakınlarının bulundukları yerlerden çok uzak yerlere olan sevkler gibi uygulamalar düşman hukukunda bile yeri yok. Cezaevlerinde yaşanan hukuksuzlukları gördüğümüz ve duyduğumuz için siz tutuklu yakınlarının yapmış olduğu eylem yerinde bir eylem. Sizleri takip de ediyoruz. Eyleminiz meşrudur. Bizlerde üzerimize düşen görevleri yerine getireceğiz” dedi.