Ukrayna’nın NATO’ya dahil edilmemesi ve Romanya ve Polonya’dan füze sistemlerinin çekilmesini içeren basit bir anlaşmayla bu çatışma önlenebilirdi. NATO Rusya ile savaş planlamıyorsa, bu anlaşmalar son derece mantıklıdır.
Rusya Ukrayna’ya asker gönderdi ve Ukrayna askeri güçlerine saldırdı. Devlet Başkanı Putin bir saatlik konuşmasında, hedefin Ukrayna’nın “Nazileştirmeden arındırılması” olduğunu söyledi.
Rusya’nın artık Aralık 2021’deki açıklamalarında ve önerdiği barış anlaşmasında ölümcül derecede ciddi olduğu açık. O zaman Ruslar ABD ve NATO’nun kırmızı çizgileri geçtiğini, kendilerini tehdit altında hissettiklerini ve bu duruma sonsuza kadar sessiz kalmayacaklarını söylediler. Artık harekete geçtiler.
Rusya Devlet Başkanı Putin 24 Şubat’ta yaptığı konuşmada, yıllarca süren şikayetlerden sonra gelen samimi bir açıklama yaptı. Ruslar, ABD’nin Ukrayna’da 2014 darbesini teşvik etmesinden, NATO’nun doğuya doğru genişlemesinden, Romanya ve Polonya’ya füze yerleştirilmesinden, füzelerin güya İran’a karşı savunma amaçlı olduğu kumpasından, 2019’da ABD’nin Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler anlaşmasından çekilmesinden, doğuda Rusça konuşan Ukraynalılara karşı saldırganlıktan ciddi şekilde şikayetçi.
Başkan Putin durumu Sovyetler’in işgal edildiği ve 27 milyon vatandaşını Nazi Almanya’sına kurban ettiği İkinci Dünya Savaşı’na benzetti. Saldırganı sürekli yatıştırmaya çalışma hatasını tekrar etmeyeceğine yemin etti.
Küba krizine kıyasla
Bu çatışma gereksiz. Ukrayna’nın NATO’ya dahil edilmemesi ve Romanya ve Polonya’dan füze sistemlerinin çekilmesini içeren basit bir anlaşmayla bu çatışma önlenebilirdi. NATO Rusya ile savaş planlamıyorsa, bu anlaşmalar son derece mantıklıdır.
1962’de ABD, Sovyetler Birliği’nin Küba’ya füze yerleştiremeyeceğini söyleyerek kırmızı çizgi çekti. Bu duruşu sergilemek için dünya savaşını başlatmakla tehdit etti. Havana Küba ile Washington DC arası 1800 km’den fazladır. Buna karşılık, Kiev, Ukrayna’dan Moskova’ya olan mesafe 800 km’nin altındadır. Rusların neden tehdit altında hissettikleri belli olmuyor mu?
Temel arka plan ve gerçekler
Mevcut kriz ve kan dökülmesinden kimin sorumlu olduğunu değerlendirirken göz önünde bulundurulacak faktörler aşağıdadır. Buradaki gerçekleri tamamen göz ardı eden bir durum analizini duyduğumuzda, bunun çarpıtma ve önyargılı bir yanaşmanın kesin bir işareti olduğunu bilmeliyiz.
Gerçek 1. Şubat 2014’te bir darbe, AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) tarafından onaylanan bir seçimle iktidara gelen Ukrayna hükümetini devirdi. Başkan Viktor Yanukoviç, hayatını kurtarmak için kaçmak zorunda kaldı.
Bu durum o zamanlar Seumas Milne tarafından ön bilgileriyle analiz edildi. Milne şöyle yazdı: “Seçilmiş bir lideri devirerek Kiev’i batı kampına sokma girişimi çatışmayı kesinleştirdi. Hepimiz için bir tehdit olabilir.”
Gerçek 2. Darbe, ABD’li yetkililer tarafından desteklendi. Victoria Nuland ve John McCain gibi neo-muhafazakârlar göstericileri aktif olarak desteklediler. Gizlice kaydedilen ve sonra doğrulanan bir telefon görüşmesinde Nuland, darbe sonrası kurulacak [Ukrayna] hükümetinde kimler olacağını haftalar öncesinden belirledi. Daha sonra Nuland, yirmi yıl boyunca bu kampanyaya 5 milyar dolar harcamakla böbürlendi. Darbe “doğurulmadan” önce Nuland, uzlaşmacı bir hükümete yol açması muhtemel bir Avrupa uzlaşma anlaşmasını zorla reddetti. “AB’ni s****im,” dedi. Nuland darbeyi yönetti ancak Başkan Yardımcısı Biden genel olarak bu davanın yetkilisiydi. Nuland’ın telefon görüşmesinde dediği gibi, Biden nihai “lider oğlan”ı darbeci liderlere verecekti. Daha sonra, Joe Biden’ın oğlu bizzat darbeden yararlandı. Victoria Nuland şu anda Siyasi İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakanı olarak daha da fazla güce sahip. Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) gibi gizli ABD güçleri de işin içinde olmalı.
Gerçek 3. Darbeci hükümet hemen Rusça konuşan vatandaşlarına karşı düşmanlıkla hareket etti. Ukrayna vatandaşlarının yaklaşık % 30’u anadili olarak Rusça konuşur, ancak iktidardaki ilk gün, darbe rejimi Rusçayı artık resmi bir devlet dili olmaktan çıkartmak için harekete geçti. Bunu giderek daha fazla düşmanlık eylemleri izledi. “Euromeydan Nazilerinin Suçları” videosunda belgelendiği gibi, Kırım’a geri dönen bir otobüs konvoyu saldırıya uğradı. Odessa’da, darbe hükümetinin otuzdan fazla muhalifi saldırıya uğradıklarında ve sendika salonu ateşe verilince öldüler.
Gerçek 4. 2. Dünya Savaşı sırasında, Almanlar Sovyetler Birliği’ni işgal ettiğinde Ukrayna’nın batısında bazı Nazi sempatizanları vardı. Bu unsurlar bugün Svoboda ve diğer aşırı sağ milliyetçi partiler adıyla yaşamaya devam ediyor. Ukrayna hükümeti, Nazi karşıtı vatanseverleri onurlandıran heykelleri kaldırırken Nazi işbirlikçilerini kahramanlaştıran bir yasa bile çıkardı. Durum üç yıl önce “Neo-naziler ve aşırı sağ Ukrayna’da yürüyüşte” makalesinde açıklandı. Yazar, ABD’nin bunu neden desteklediğini sorguladı. Devlet Başkanı Poroşenko döneminde (2014-2019) milliyetçilik arttı ve Ortodoks Kilisesi bile bölündü.
Gerçek 5. Kırım, Donetsk ve Luhansk’ın ayrılması 2014 darbesinin doğrudan bir sonucudur. Kırım’da referandum oylaması hızla düzenlendi. %83 katılım ve %97 lehte oy kullanan Kırımlılar, Ukrayna’dan ayrılmaya ve Rusya ile yeniden birleşme kararı aldı. Kırım, 1783’ten beri Rusya’nın bir parçasıydı. Kırım yönetimi 1954’te Ukrayna’ya devredildiğinde hepsi Sovyetler Birliği’nin bir parçasıydı. Bu Ukrayna’ya devretme oradaki nüfusa danışmadan yapıldı.
Yazarın notu: 2017’de Kırım’ı ziyaret ettim ve halk tarafından seçilen şehir meclisi yetkilileri de dahil olmak üzere çeşitli insanlarla konuştum. Rusya ile yeniden birleşme için ezici bir destek olduğuna şüphe yok.
Rusya sınırındaki Luhansk ve Donetsk eyaletlerinde, nüfusun çoğunluğu Rusça konuşuyor ve Rusya’ya karşı hiçbir düşmanlığı yoktu. Kiev darbe rejimi düşmancaydı ve buradaki halkın şiddetle karşı çıktıkları politikaları yürürlüğe koydu. 2014 baharında Luhansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetleri Kiev rejiminden bağımsızlıklarını ilan ettiler.
Gerçek 6. 2014 ve 2015 Minsk Anlaşmaları Ukrayna, Ukraynalı isyancılar, Rusya ve diğer Avrupalı yetkililer tarafından imzalandı. Doğu Ukrayna’da dökülen kanı durdurmak ve Luhansk ve Donetsk’e bir çeşit özerklik verirken aynı zamanda Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü korumak için de tasarlandılar. Bu anormal bir şey değil; Avrupa’da 17 özerk bölge bulunmaktadır. Bu anlaşmalar daha sonra Kiev hükümeti ve Washington tarafından reddedildi. Ukraynalı milisler Donbass bölgesine saldırılarını artırdı. ABD ve diğer NATO ülkeleri Ukrayna’ya silah döküyorlar. Şu anda Donetsk’te ön saflardan sadece birkaç kilometre uzakta yaşayan ABD vatandaşı Russell Bentley, durumun inandırıcı bir tanımını yapıyor.
Minsk Anlaşmalarını uygulamaya çalıştıktan sekiz yıl sonra, Rus hükümeti 21 Şubat 2022’de Donetsk Halk Cumhuriyetleri (DPR) ve Luhansk’ı (LPR) tanıdı.
ABD ve NATO’nun, Yugoslavya’nın parçalanmasını, Kosova’nın Sırbistan’dan ayrılmasını, Güney Sudan’ın Sudan’dan ayrılmasını ve Irak ve Suriye’deki Kürt ayrılıkçı çabalarını vb. destekledikten sonra bu ayrılmaya karşı çıkması inandırıcı olmuyor. Kırım’ın ayrılması, kendine özgü tarihi ve ezici halk desteği ile haklıdır. Luhansk ve Donetsk’in ayrılması, yasadışı 2014 Kiev darbesi yüzünden haklı olabilir.
Son
Hem açık hem de gizli olan ABD müdahalesi, Ukrayna’daki olayların önemli bir nedeni olmuştur. ABD çatışmayı kışkırttı. Ukraynalılar ve Ruslar şimdi bedelini ödüyorlar.
Umalım ki şiddet bir an önce sonla bitsin ve artık ABD’nin aracı olmayan gerçekten bağımsız bir Ukrayna ortaya çıksın.
Rick Sterling, San Francisco Körfez Bölgesi’nde yaşayan bir gazetecidir. [email protected]’dan irtibata geçilebilir.
[original.antiwar.com’daki İngilizce orijinalinden Mehmet Bayram tarafından Sendika.Org için çevrilmiştir]