6 Şubat depremlerinde Maraş’ın Dulkadiroğlu ilçesi Yahya Kemal Mahallesi’nde kentsel dönüşümle yapıldığı halde yıkılan Saitbey Sitesi’nde 44 kişi yaşamını yitirdi. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyelerince hazırlanan bilirkişi raporunda, Dulkadiroğlu Belediyesi’nde o dönemde yapı ruhsatlarında proje kontrollerinden sorumlu kişiler hakkında “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma ve görevi kötüye kullanma” iddiaları ile 4483 sayılı kanun kapsamında soruşturma izni talep etti.
Müfettiş görevlendirildi
ANKA’nın haberine göre Valilik İl İdare Kurulu Müdürlüğü, 29 Eylül 2023 tarihli kararıyla Dulkadiroğlu Belediyesi’nde o dönemde yapı ruhsatlarında proje kontrollerinden sorumlu personeller hakkında ön inceleme yapmak üzere İçişleri Bakanlığı’ndan müfettiş talep etti. Müfettişler tarafından hazırlanan ön inceleme raporu, İl İdare Kurulu Müdürlüğü tarafından Dulkadiroğlu Kaymakamlığı’na gönderildi.
“Suç unsuruna rastlanmadı”
Dulkadiroğlu Kaymakamı Fatih Çelikkaya imzalı 4 Haziran 2024 tarihli kararda, 7 kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verilmedi. Karar, ailelere yeni tebliğ edildi. ANKA’nın ulaştığı kararda, Saitbey Sitesi B blokuna ilişkin, daha önce yapıya ait herhangi bir ön hasar tespitinin bulunmadığına dikkat çekildi. Dulkadiroğlu Belediye Başkanlığı tarafından tadilat ve isim değişikliği için toplam 4 adet yapı ruhsatı verildiği belirtilen kararda, “Sait Bey Sitesi projesinde 2 kat bodrum, zemin+asma kat ve 5 normal kat olmak üzere toplam 8 katlı olduğu ve tapu kayıtlarında kat irtifakının yapıldığı” kaydedildi.
Saitbey Sitesi A blokuna ilişkin kararda ise Karadeniz Teknik Üniversitesi bilirkişi heyetinin hazırlamış olduğu Temmuz 2023 tarihli bilirkişi raporunda; ‘Proje ve iş bitimi aşamalarında herhangi bir kusur tespitinde bulunulmadığı fakat yapım aşamasında donatı detaylandırması yetersizliği ve malzeme kalitesi yetersizliği bulunması sebebiyle Belediye Yapı Kontrol Birimi yetkilileri olan eski İmar ve Şehircilik Müdür Vekili Arzu Özaydın ve mimar Serap Binici’nin tali kusurlu olduğu tespitinde bulunulduğu’na atıf yapıldı. Ön incelemeci tarafından soruşturma esnasında yeniden bilirkişi görevlendirmesi yapıldığı belirtilen kararda, şöyle denildi:
“Konu ile ilgili hazırlanan 21 Aralık 2023 tarihli bilirkişi raporunda, söz konu binanın yapım aşamasında donatı ile ilgili detaylandırılması yetersizliği ve malzeme kalitesi yetersizliği ile olarak yapılan incelemelerde, Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin ilgili idare ve yapı denetim kuruluşunun görev ve yetkileri maddelerine göre, inşaat aşamasında donatı kontrolü, malzeme kalitesi ve dayanımı (beton test sonuçları) ile ilgili yapı denetim kuruluşunca denetlenerek tutanak altına alınıp ilgili idaresine hak ediş dosyasında teslim edildiği, tutanak ve beton test sonuçlarında herhangi bir eksiklik yada hata olmadığından ilgili idarede çalışan söz konusu personellerin donatı ve malzeme kalitesi dayanımı (beton) yetersizliği ile ilgili herhangi bir sorumluluklarının olmadığı, sorumluluğun Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin 5’inci maddesinin 4. fıkrasının c, ç ve d bentleri gereğince yapı denetim firmasında olduğu ve Dulkadiroğlu Belediyesi Yapı Kontrol Biriminde görevli olan sorumlu personellerin Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nin ‘ilgili idarenin görev sorumlulukları’ başlıklı 4’üncü maddesine uygun hareket ettiklerinin anlaşıldığı ve sorumlu personellerle ilgili herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı tespit edilmiştir.”
“İleri sürülen iddialar sübuta ermedi”
Kararın devamında, “Dulkadiroğlu Belediyesi görevlileri eski İmar ve Şehircilik Müdür Vekili olarak görev yapan Arzu Özaydın, olay tarihinde İmar ve Şehircilik Müdür Vekili olarak görev yapan Ömer Taşdemir, olay tarihinde mimar olarak görev yapan Serap Binici, olay tarihinde elektrik elektronik mühendisi olarak görev yapan Öner Gürbüzel, olay tarihinde jeoloji mühendisi olarak görev yapan Cengiz Murat Özaydın, olay tarihinde inşaat mühendisi olarak görev yapan Yücel Tuncay Polat ve olay tarihinde makine mühendisi olarak görev yapan Serhat Aktemur hakkında ileri sürülen iddiaların sübuta ermediği anlaşıldığından ‘soruşturma izni verilmemesi’ne karar verilmiştir” ifadesine yer verildi.
“Bunun hesabını verecekler”
Saitbey Sitesi’nde babası Hasan, annesi Hatice, kardeşi Sudenaz ve dedesi Ökkeş Çayırcı’yı kaybeden Tuba Erdemoğlu, Dulkadiroğlu Kaymakamlığı’nın kararını değerlendirdi. Erdemoğlu, şöyle konuştu:
“Saitbey Sitesi davasında 18 aydır kamu personelleriyle ilgili izinlerin çıkmasını ve soruşturmaya dahil edilmesini bekliyorduk. 18 ay sonra gelen bilgilendirmede kamu personellerinin yargılanması için izinler verilmedi. Neden verilmedi? Saitbey Sitesi kentsel dönüşümden yapılan bir binaydı, 3.5 katı kaçak yapıldı, zemin etüd raporu olmadan kazı çalışması yapıldı. Statik proje onaylanmadan katlar çıkıldı. Bu bina göz ardı edildi. Aylarca denetlenmedi, incelenmedi, durdurulmadı, ceza kesilmedi. Neden? Bu davada kamu personellerine soruşturma izni verilmeyecekse hangi davada verilecek? Kaçak yapı var, ruhsatsız yapı var. Dost-ahbap ilişkisi içerisinde aylarca göz ardı edilme var. Elini kolunu sallayan bir adama bina yaptırdınız ve 44 canımızı aldınız.”
Kamu personellerine soruşturma izni verilmemesine karşı İçişleri Bakanlığı’nı göreve çağıran Erdemoğlu, “Biz davamızın arkasındayız, gerekli itirazları yapacağız. İçişleri Bakanlığı soruşturma izinleriyle ilgili daha hassasiyet gösterirlerse biz acılı aileleri bir nebze rahatlatacaklar. Bizim sevdiklerimizin ölümüne sebep olan kim varsa yargılanacak. Bunun hesabını verecekler. Asla vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Ne yaşanmıştı?
Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianamede sanıklar müteahhit Hasan Çam, statik proje ve uygulama denetim görevlisi Yavuz Kaygısız, yapı denetim şirketi yetkilisi Halil Yıldız, yapı denetim şirketi kontrol elemanı Melike Yıldız, şantiye şefi Halil İbrahim Us, şantiye şefi Murat Kaş hakkında “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan 22 yıl 5 ay’a kadar hapis cezası talep etmişti. Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 19 Ocak’ta görülen ikinci duruşmada tutuklu sanıklardan şantiye şefi Halil İbrahim Us, adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti.
Mahkemenin belirlediği uzman kişiler tarafından hazırlanan Temmuz 2024 tarihli yeni bilirkişi raporunda, yıkımın zeminden kaynaklı olmadığı belirtilmişti. Müteahhit Hasan Çam’ın asli kusurlu olduğuna dikkat çekilen bilirkişi raporunda, “Sanık Hasan Çam’ın onaylı betonarme projesine aykırı olarak gerçekleştirdiği bu imalatlar ile göçme arasında teknik açıdan, bir illiyet bağı bulunduğu ve sanık Hasan Çam’ın bu nedenle asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir” denilmişti. Raporun devamında ise “Sanık şantiye şefleri Murat Kaş ve Halil İbrahim Us ile sanıklar Sehay Yapı Denetim firma yetkilisi Halil Yıldız ve uygulama denetçisi Yavuz Kaygısız’ın görev ve sorumluluklarını yerine getirmediğinin kesin nitelikte söylenemeyeceği, bu nedenle de teknik açıdan herhangi bir kusur atfedilemeyeceği, görüş ve kanaatine varılmıştır” ifadesi yer almıştı.
Sanık Yıldız ve Kaygısız’ın avukatları tahliye talebinde bulunmuş, Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar Halil Yıldız ve Yavuz Kaygısız hakkında 18 Temmuz’da tahliye kararı vermişti. Dosya kapsamında sadece müteahhit Hasan Çam tutuklu bulunuyor.