İnşaat-Sen Kayı İnşaat İşçileri Koordinasyonu, Kayı İnşaat’ın konkordato sürecine dair karar duruşması öncesi Anadolu Adliyesi önünde ‘Çöllerde çalışan biz, binaları diken biz. Kayı İnşaattan hakkımızı alacağız’ diyerek eylemdeydi. Kayı İnşaat davasında konkortado süreci 6 ay uzatıldı
Eylemde konuşan İnşaat-Sen Örgütlenme Koordinasyonu Üyesi Nurseli Gözüaçık;
“İşçilerin haklarını alabilmek için çok yol katettik. İşçilerin nasıl patronlarla baş başa bırakıldığını, çözümsüzlükle karşı karşıya bırakıldıklarını, yasaların sermayeden, patronlardan yana olduğunu gördük. Ama işçilerin de asla yalnız olmadığını da bir kez daha gösterdik.”
“Bugün ya kesin mühlete geçilecek, ya da şirket hakkında iflas kararı verilecek. Biz bugün, 1 yıllık kesin konkordato mühletine geçilmesini istiyoruz. Şirket iflasa giderse, iflas masasından işçilerin alacaklarını alması mümkün olmayacak. O yüzden de biz bu dava öncesinde mahkeme heyetine de seslenmek istiyoruz. Bu davada çıkarı gözetilmesi gereken taraf işçilerdir. Konkordato sürecinin tüm resmi taraflarını, işçilerin çıkarını gözeterek adım atmaya çağırıyoruz.”
“Kayı İnşaat sermayesini işçilerin alın terinden yaptı, biz de alın terimizi istiyoruz”
Kayı İnşaat İşçilerinden Atasoy Bilgin “Tek talebimiz işçilerin haklarını alabilmesidir. Eylem yapmadığımız yer, çalmadığımız kapı kalmadı. Kararın işçilerin lehine çıkmasını istiyoruz. Çalışan 350 işçinin alacağını görmezden gelmek, yargıya güveni azaltacaktır. Kayı İnşaat sermayesini işçilerin alın terinden yaptı, biz de alın terimizi istiyoruz.” diyerek yetkililere seslendi.
“Bankalar geriye, öncelik işçilere”
Kayı İnşaat İşçisi Abdulsamet Kete ise konuşmasında; “2019’dan beri alacaklarımızın peşine düştük. Çalışma Bakanlığı’nın, Dışişleri Bakanlığı’nın, Sağlık Bakanlığı’nın önünde eylemler yaptık. Tüm görüşmelerde bize, bu sorunu halledeceğiz dediler, ancak hala bir adım atmadılar. Biz alacaklarımızın peşine düşmüşken, hükümet yeni bir yasa çıkardı. Finansal şirketleri, bankaları öne aldılar; işçileri sona aldılar. Yani işçileri yok saydılar. Bu yasayı da kabul etmiyoruz, eylemlerimize de devam edeceğiz.” dedi.
“Kayı İşçisi kazanacak”
Yapılan açıklamada “Ekonomik krizi işçiler yaratmadı. O yüzden, işçilerin alın terine el koyamazsınız. İşçiler alın teri döktü, emek verdi. Kayı İnşaat gibi, Gaziantep Şehir Hastanesi’nden 1 milyar TL’lik hissesi yok bu işçilerin. İşçilerin alacaklarını gözetmek zorundasınız. Kriz günlerine hazırlandığınızın farkındayız. Batık şirketler daha fazla gündeme gelecek. İstiyorsunuz ki bankalar korunsun. Peki işçiler ne olacak? Yaptığınız değişiklikle işçileri düşünmediniz. İşçilerin oylarıyla o koltuklarında oturuyorsunuz. İşçilerin aleyhine yaptığınız değişiklikleri işçiler görmüyor mu zannediyorsunuz? Konkordato ve iflas süreçlerinde işçiler asla yalnız olmayacak.” denildi.
İşçi alacakları pazarlık konusu değil!
Kayı İnşaat'ın konkordato davası öncesi Kartal Adliyesi'ndeyiz.
Şu an işçilerin lehine olan konkordatoda süre uzatılsın. Her koşulda bankalar geri çekilsin. Önce Kayı işçilerinin hakkı ödensin. pic.twitter.com/qId7InLM70
— İnşaat-Sen (@insaatsen) June 18, 2021
Ne olmuştu?
Kayı İnşaat’ın yurt dışındaki şantiyelerinde ve ofislerinde çalışan 250’ye yakın işçinin bir yıldan fazla süredir maaşları ödenmedi. 2019’dan bu yana işçiler defalarca Kayı İnşaat patronu Coşkun Yılmaz’a ulaştı. Alacaklarını istedi. Ancak Coşkun Yılmaz, 2 yıla yakın süredir “ödeyeceğim” diyerek işçileri sadece oyaladı.
İşçiler 28 Aralık 2019’da maaşlarını alamadıkları için Cezayir’de grev yaptı. Arabuluculuk sözleşmeleri imzalandı. Hakedişlerin 2020 Mart ayında ödeneceği taahhüt edildi. Ancak sözler tutulmadı. Anlaşmalar çöpe atıldı. İşçiler dava açtı. Yüzlerce kez patronla görüştü. Coşkun Yılmaz “en yakın zamanda ödeyeceğim” diyerek işçileri sürekli oyaladı.
Kayı İnşaat koca şantiyeler üzerinden milyonlar kazandı. Sermayesine sermaye kattı. Öyle ki Kayı İnşaat 2007 yılından bu yana her sene en büyük 250 uluslararası müteahhit listesine giriyor. Bununla övünüyor. Ancak sıra işçilerin alacaklarını ödemeye gelince para yok.
Bununla birlikte Kayı Holding sadece inşaat alanında değil birçok iş kolunda büyüdükçe büyüdü. Enerji ve medikal alanlarında şirketleri var ama işçilerin alacaklarını ödemeye gelince para yok.
Yazın sıcağında, kışın soğuğunda şantiyelerde, ofislerde işçiler çalıştı. Ailelerinden, sevdiklerinden aylarca ayrı kaldı. İşe geç başlama lüksleri olmadı. Önlerine ne yemek konduysa onu yediler. Nereyi yatak diye gösterdilerse orada yattılar. Yani kimse Kayı İnşaat patronlarından sadaka istemiyor. Tüm çalışanlar hakedişlerini istiyor.