17.3 C
İstanbul
5 Mayıs Pazartesi, 2025
spot_img

132 gün sonra gözaltında olduğunu öğrendi: Kaburgaları kırılmış saçları tamamen beyazlamış

Kaçırıldıktan 132 gün sonra gözaltında olduğu öğrenilen Ümit Horzum’un eşi Aynur Horzum, “Avukatımız eşimi sadece fotoğraflardan tanıyor. Görüştükten sonra ‘fotoğraflarla hiç alakası olmayan, oldukça zayıflayan ve saçlarının tamamı beyazlayan biri olmuş’ dedi. Kaburgaları kırılmış” diye konuştu.
OHAL süreciyle birlikte siyah Transporter araçla yaşanan 11 kaçırma olayından biri olan Ümit Horzum’un gözaltında olduğu bilgisiyle ilk kez kaçırma olaylarının ardındaki bir sır perdesi az da olsa aralandı. 6 Aralık 2017’de saat 18.00 sıralarında Ankara Yenimahalle ilçesi Fatih Sultan Mehmet Bulvarı üzerinde bulunan A City isimli alışveriş merkezine yakın bir bölgede aracının önünün siyah bir Transporter ile kesilip zorla araca bindirilen Ümit Horzum’dan o günden sonra hiçbir şekilde haber alınamadı.
Eşi Aynur Horzum, hakkında “FETÖ/PDY üyeliği” soruşturması kapsamında yakalama kararı olan eşinin Horzum’un kaçırıldığını bilgisi ise, kendisini eşinin arkadaşı olarak tanıtan birisinden aldı.
Kaçırma olayını hemen ardından CİMER, BİMER, Adalet Bakanlığı ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na da başvuran Horzum ailesi, bu süreçte Horzum’a resmi kurumlardan tek bir bilgi alamadı.
EMNİYET GÖZALTINDA DEĞİL BİLGİSİ VERDİ
Kaçırılma haberini alır almaz emniyet ve savcılıkla görüşen Aynur Horzum’a Emniyet’ten “gözaltında değil” bilgisi verildi. Başvurduğu merciiler ise her defasında Horzum’a, hakkında yakalama kararı olduğu gerekçesiyle “yurtdışına kaçmış olabileceği” açıklaması yaptı. Horzum, aynı günlerde dilekçeyle eşinin kaçırılmış olabileceğine dair Savcılığa başvuruda bulundu, ancak ilk başvurusu işleme konulmadı. Başvuru sırasında da “ne malum örgütünün kendi içinde kaçırıp, infaz etmediğini. Ben niye ilgileneyim ki” yanıtı verildiğini söyleyen Horzum, daha sonra avukatı aracılığıyla yaptığı başvurunun işleme konulduğunu aktardı.
AİHM ACİL KODUYLA TÜRKİYE’DEN SAVUNMA İSTEDİ
Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvurunun reddedilmesinin ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru yapıldı. Acil koduyla Türkiye’den savunma isteyen AİHM’e, Adalet Bakanlığı tarafından “Alacaklılarından kaçan bir borçlu konumunda olabilir, çünkü hakkında bir yakalama kararı bulunmaktadır. Ayrıca başvurucuların aksini kanıtlayacak herhangi bir kanıt öne sürememiştir” savunması yaptı. Bakanlık, bu gerekçeyle başvurunun reddedilmesi talebinde bulundu.
Dosyaya bakan savcının Mart ayında başka bir kentte tayini çıkması sonrası ise uzun bir süre dosyaya vekil savcının bakmasından dolayı Horzum’un nerede olduğunun tespiti çalışmaları akamete uğradı. Kendi imkanlarıyla aramaya devam eden aile, 24 Mart’ta gelen bir haber üzerine Horzum’un kaçırılmadan önce kullandığı aracı Hasköy tarafından bir parkın yanında terk edilmiş halde buldu. Aracın aylardır aynı yerde olduğu bilgisini aileye veren mahalleli, polise birçok kez ihbarda bulunmalarına rağmen aracı bölgeden çekilmediği gibi herhangi bir işlem de yapmadığını söyledi.
O günden sonra çalmadık bir kapı bırakmayan Aynur Horzum’a kendi deyimiyle “baharı hissettiren” haber, 16 Nisan Pazartesi gece 23.00 sıralarında geldi. Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’nden aradığını söyleyen bir polis memuru, “Eşiniz gözaltında merak etmeyin” şeklinde çok kısa bir bilgi verdi.
‘HABERİ ALDIĞIMDA BAYILACAK GİBİYDİM’
Horzum, o anı şöyle anlattı: “Haberi aldığım an bayılacak gibiydim. Çok korkunç titremeyle ağlama geldi. Kendimi zor sakinleştirip emniyette gidelim diye yakınlarıma haber verdim. Saatlerce yaşıyor olduğunu haberini almaktan dolayı ağladım. Aylardır haber alamıyorduk ve herşey olmuş olabilirdi. Artık güvende gibi düşünüyordum. Çok rahatlamıştım. Çocukları uyandırıp, bu haberi verdim. En azından yeri belli gidip göreceğiz diye düşünmeye başladık. İlk defa baharı, sabahı hissettim. Bugün bana sabah oldu. Ama şimdi eşimi ölümle tehdit ediyorlar. Polislere ‘Bu kadar kısa bilgi olmaz, detaylı bilgi verin’ dedim. ‘Bize TEM- Terörle Mücadele Şubesi- verdi, başka da bir bilgi veremeyiz’ dediler. Aynı gece avukatla gittik. İçeri almadılar. Ertesi gün erkenden yine eşimin gözaltında tutulduğu yere gittik ancak mesai saati olmasına rağmen bu kez ‘personel yok’ diyerek görüştürmediler.”
‘SAÇLARI TAMAMEN BEYAZLAMIŞ’
Avukatın gözaltı haberinden iki gün sonra eşiyle görüştüğünü söyleyen Horzum, o görüşmeyi ve avukatın verdiği bilgileri ise şöyle aktardı: “Kaçırıldığını söylemiş korkuyla. Çok da iyi bir psikoloji de olmadığını, çok dövdüklerini söylemiş. Şok falan verildiğini söylemiş. Etkin pişmanlıktan yararlanması yönünde önüne sayfalarca ifadeler koymuşlar. Bunları kabul etmesi noktasında dayatmada bulunduklarını avukata söylemiş. Kaburgalarının kırıldığını, yine kulağın da ciddi bir rahatsızlığın oluştuğunu avukata aktarmış. Polisler sadece 10 dakika görüştürdükleri için fazlaca bir şey öğrenemedik. Görüşmede polisler sürekli ‘hadi çok uzadı’ dedikleri için kaçırılma ve bunca süre nerede tutulduğuna dair avukata detaylı bir bilgi verememiş. Ancak bu sürede kimseyi görmediğini. Ses çıkarmanın dahi yasak olduğu bir yerde tutulduğunu söylemiş. Avukatımız eşimi sadece fotoğraflardan tanıyor. Görüştükten sonra avukat ‘fotoğraflarla hiç alakası olmayan, oldukça zayıflayan ve saçlarının tamamı beyazlayan biri olmuş’ dedi.”
YARIN ADLİYEYE SEVK EDİLMESİ BEKLENİYOR
Polisler Horzum’un Ümitköy civarında yürüdüğü sırada bir vatandaşın ihbarı üzerine gözaltına alındığını söyledi. Ancak gözaltındaki Horzum, avukatıyla yaptığı görüşmede böyle bir hususun olmadığını, kendisinin aylardır tutulduğu yerden bir araca bindirildiğini, yoldayken bir başka araca aktarıldığını oradan da gözaltında tutulduğu yere getirildiğinin bilgisini verdi. Avukatın aileye verdiği bilgilere göre, Horzum’un kaburgalarında da kırıklar var. Ancak buna dair doktor raporunun alınıp alınmadığı ise bilinmiyor. Pazartesi’ye kadar gözaltında tutulmaya devam edilecek olan Horzum’un Salı günü adliye sevk edilmesi bekleniyor.
Horzum, “Eşimin 132 gün boyunca kaçırılarak, kendisine işkence yapanların kimler olduğunun ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Bunun üstünün örtülmesini istemiyorum. Tamam bulundu, ama failler kimdi. Neden kaçırdılar. Bize bu çektirdiklerinin hukuk karşısında hesabının verilmesini istiyorum” dedi.
Temmuz 2015’ten bu yana Ankara’da siyah bir Transporter araçla yaşanan kaçırma ve kaybetme vakası ile ilgili İnsan Hakları Derneği’ne 11 resmi başvuru yapıldı. Horzum’un yanı sıra 1 Nisan 2017 günü yine Ankara’da kaçırıldığı ortaya çıkan Önder Asan’ın izine de 41 gün sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Şube Müdürlüğünde gözaltında olduğu bilgisiyle ulaşıldı. O süre boyunca nerede tutulduğu öğrenilemeyen Asan, daha sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Asan ve Horzum kaçırıldıktan aylar gözaltında ortaya çıkmış olması diğer isimlerin de aynı şekilde kaçırıldığı ihtimalini güçlendiriyor. Ancak diğer kaçırma vakalarına dair aileler, aylardır verdikleri mücadeleye rağmen yakınlarının akıbetine ilişkin halen bir bilgiye ulaşabilmiş değil.
Kaynak: MA

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ŞUBAT SAYISI ÇIKTIspot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 222. SAYISI ÇIKTI!spot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol